1981 yılında hem geleneksel hem modern Türk aile yapısına tepki olarak dünyaya gelen Gökhan tüm çocukluk hayatı boyunca okuldan nefret etmiş, anne babasına saç baş yoldurmuş, çevresine de sürekli bir işkence ve sıkıntı kaynağı olarak dertten başka bir şey getirmemiştir. İlk defa ilkokul 3 de aşık olmuş, aşkına karşılık bulamayınca sevdiği kızın karnına yumruk atıp kaçmış, akabinde okulda öğretmen olan kızın annesi tarafından yakalanınca da potansiyel müstakbel kayınvalidesinin de ayağını tekmeleyip karnına yumruk attıktan sonra okuldan kaçmıştır.

 

Görüldüğü üzere hayatı sürekli bir kaçış arayışı içinde olan Gökhan ergenliğe ulaştığında yemediği nane, yapmadığı eşeklik, itlik ve bilakis serserilik kalmamıştı.

Bir gün okul kütüphanesinden alıp geri getirmediği Huckleberry Finn’in Maceraları isimli kitap ile hayatı değişti. O günden beri yola çıkma hayali kuran Gökhan “en çok para bilgisayar işinde oğlum” diyen mahalle bakkalının tavsiyesine uyarak sistem mühendisliği sertifikasını alır, 15 yıl boyunca kendisinden beklenmeyecek şekilde büyük şirketlerde çalışarak para biriktirir, ev alır, kiraya verir ve artık kendisini ölene kadar yolda tutacak bir birikimin sahibi olur. Onun seyahate olan tutkusu ve enerjisi aslında kendi içinden değil, çevresinin “bir gitse de kurtulsak artık” duaları sayesinde güçlenmiştir.

Şu anda halen yoldaki.com isimli web sitesinde seyahat ile ilgili yazılarını yazıyor, ara ara çok zengin olma planları yapıp sonra vazgeçiyor, hayvanları insanlardan daha çok seviyor ve sanki bu yazıyı da kendisi yazmıyormuş gibi üçüncü ağızdan konuşarak kendinden bahsediyor.